28 Mayıs 2015 Perşembe

---hakettiğimiz kadar güzeliz ancak. testideki bu çatlak, bu sızıntı.. bazı dudakların naif dizeler büyütüşünü özledik. büyüyen bir şey  evet hasret, büyüyorsa elbet yaşlanacak ve ölecek  bir büklümünde zamanın. kimilerinin damarlarından daha hızlı çekilecek belki. fakat ötekilerin dili varmayacak kendilerine bu hikayeyi anlatmaya, tek ihtimal bu. hikayenin kamburuna def çalan bir fil oturacak. cümbüşle bastıracak kederi ve kimse yas tutmayacak. kıvrılıp giden bir trenin ardından, trenin aslında kaybolmadığına gerçekten inanıyor gibi.. kayıp yoksa hasar da olmayacak pek tabii.

---eşek arısı soksun dilini. nesneleri böyle ağırlaştırma ağzının içinde. ağzın bir çeşit kış çiçeği gibi,naif kıvrımlarla dağılsın beyazlığının üstüne,bırak. belki sadece bunun için yaratılmışsındır. ayna gülüşünü emip senin kimliksizliğinle bir kimliğe bürünebilsin diye. yamaçları soluğuyla süpüren bir periye yahut akasya büyüten bir tohuma evrilesin diye belki, kim bilir.

---elinde tutamayacağın tek şey zaman değil.

---hiç bir şey yok elinde tutabileceğin.

---olmayanların sızlanmalarıyla büyüyen birer şikayetiz biz yani.

---biz, hepimiz.

---bir boşluğun sonsuz muhataplarıyız, biz, hepimiz.

---ve biliyor musun, galiba, en kalın dalına kendini asan bir kiraz ağacı kadar tuhaf öleceğiz.